Bugün benim doğum günüm… Benim için bir dönemin sonu… 20’li yaşlardan 30’lu yaşlara geçiş yapıyorum. Doğum günümü Virgin Radio Türkiye’den GEVEZE’nin hediye ettiği Özsüt doğum günü pastasıyla kutladım 🙂 Geveze ve Özsüt’e teşekkürler ederim…
Çok şükür 18’imi de gördüm, 25’imi de. Evlendiğimi de gördüm, 30 yaşımı da gördüm.. Geçen onca zamanda tek öğrendiğim “zamanın hızla akıp gittiği”… Her geçen yıl bir öncekinden daha “büyümüş” oluyorsunuz. Sorumluluklarınız daha da artıyor. İnsanların sizden daha iyisini beklediğini düşünmeye başlıyorsunuz. Hep ileri, hep ileri… Koşamasan da, kaçamasan da hayat hep seni kovalıyor. Bir an dursan, geriye baksan biri üzerine çullanacakmış gibi hissediyorsun.
Yaş 30..
Dün 29’du, bugün 30.
Ne değişti derseniz, koca bir hiç. Geride kalan yıllarda hayat nasıl devam ettiyse eminim ki bundan sonra da öyle devam edecek. İnişli çıkışlı, engebeli, sağlı sollu, virajlı, bayırlı… Hayat hiç bir zaman çölün ortasındaki bir otoban ya da uçak pisti gibi dümdüz olmayacak. Olmasın da zaten. Herşeyin durağan, rutin olduğu bir hayat da insana zevk vermez. Ama arada bir mola verebilsek güzel olmaz mı? 1-2 gün herşeyden uzaklaşabilsek. Sanki dünyaya tepeden bakıyormuş gibi yaşasak. Bir işi bitirmek zorunda kalmasak, telefon çalar da istemediğim bir haber alır mıyım diye tasalanmasak, borçlarımız olmasa, takipte olmasak, aksilikler olmasa. Hiç bir sorun çıkmasa…
Çok değil birkaç gün.
Ama sanırım o günler de gelecek. Bu yaz ilk defa yurt dışında tatil yapacağım. Aslına bakılırsa, ilk defa tatil yapacağım. Öğrenciyken çıktığımız yaz tatillerini “memlekete gitme” kontenjanına dahil olduğundan tatilden saymıyorum. Keşfedilebilecek, kendime yeni bir şeyler katacak bir tatil istiyorum. Bir hafta boyunca yakın arkadaşım ve eşlerimizle birlikte kendimize yeni bir dünya keşfetmeye gideceğiz.. Yenilenmiş ve hayattan daha fazla keyif almayı öğrenebilmiş biri olarak geri dönmeyi umuyorum…
Yaş 30..
Dün 29’du, bugün 30. ..ve ben hayatıma kaldığım yerden devam ediyorum…